DHKP-C'nin rehine eylemini nasıl okumalı?
DHKP-C örgütünün halkın çıkarları için savaşan bir örgüt
olduğuna dair ciddi şüphelerim var. Ancak yine de Berkin Elvan başta olmak
üzere pek çok insanın katilinin devlet tarafından ısrarla korunduğu bir gerçek…
Bu durumdan bağımsız olarak Mit'in zaman zaman kullandığı
bir örgüt olduğuna dair çok sayıda iddia var. Öte yandan Berkin'in katillerinin
bulunması ve yargılanması için en çok adım atmış savcıyı da kalkıp Berkin için
eylem yapan bir örgüt öldürmez. Bu eylemin kime yarar sağladığını AKP'deki oy
artışına, HDP ve CHP hezimetine tanıklık edeceğimiz önümüzdeki anketlerde
göreceğiz. Devletin başı sıkışmasıyla DHKP-C'nin ortaya çıkması arasında
eşzamanlılığı belki daha iyi anlayacağız.
O yüzden örgüte güvensizliğim var. Ancak eylemcinin iyi
niyetinden asla kuşkum yok. Onu da eklemem lazım…
DHKP-C eyleminin olası sonuçları kime yarar?
Yine de eylemin neden olduğu ve olması muhtemel sonuçlardan bahsetmekte fayda var. Eylemin kime yaradığını görmeden meseleyi anlamamız mümkün olmayacak.
AKP bir taşta iki hatta daha fazla kuş vurmadaki uzmanlığını
konuşturuyor. Berkin'in katillerini açığa çıkarıp ifşa edecek, gerçekten
"kahraman" olacak bir savcıyı da ortadan kaldırmış oluyor. Yani bana
kalırsa devletin “operasyon başarıyla tamamlandı” demesi tam da bundan…
Berkin'i terörle özdeşleştirmeyi hedefleyen devlete bu
konuda da gün doğuyor. Bu kadar zamandır beceremediği…
Halk - hangi kesimden olursa olsun- düşünme, muhakeme etme
yeteneğine henüz tam olarak sahip değil... O yüzden örgütün solcu olması
devrimci arkadaşları coşturuyor. Oysa örgütün sola ve halka hizmet edemeyen bu
eylemi, Türkiye'deki sol dönüşüme bir darbedir. AKP'li sağcı içinse sol parti
olarak gördüğü CHP ve HDP'ye yönelik kara-propaganda fırsatıdır.
İç güvenlik yasası için de al sana bir bahane...
Bu manzara size ne anlatıyor? Bana ne anlattığını söyleyeyim.
Bir 'terör' eylemi düşünün. O eylem sonucunda ülkedeki iktidar yukarıdaki gibi
pek çok fayda elde ediyor. O eylem kim için yapılmış olur?
Bizim saf solculara ise öldürülen eylemciler için
'kahramanlık' marşlarıyla senelerce avunmak kalacak. Hep böyle olmamış mıdır?
Bu ülkede 1980’den beri var olan her silahlı örgüt bu haldedir.
Operasyon başarısı(!)
Darılmaca gücenmece yok. Devletin Gezi, Berkin ve yükselen sol hareket için onlarca yıl uğraşsa başaramayacağı bir günde başarılmış oldu. O yüzden bu eyleme karşı şüpheyle yaklaşıyorum. Devletin ise ‘başarıyla’ sonuçlandırdığı bu operasyonun aslında örgütle ortak olarak planlanan bir masa oyunu olduğuna da inanıyorum. Kimse kusura bakmasın. Olan masum, halkı uğruna canından vazgeçebilen gencecik insanlara oluyor işte. Örgüt ise görevini ‘başarıyla’ tamamlamış, devlet ise ‘başarılı’ bir operasyonla mevcut iktidarı yine parlayan yıldız haline getiriyor.
Elektrik kesintisi ise ayrı bir muamma… Konuyla ilişkisi
nedir bilemem, ama ben bu ülkede her olan bitenin birbiriyle bağlantısı
olduğuna inanıyorum artık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder