Spor Haberleri

Köşe Yazıları

1 Kasım 2013 Cuma

Böyle Olur Şehircinin Düğün Pastası

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın oğlu Muhammet Oktay Bayraktar, Mersiha Halilbegoviç ile evlendi. Haliç Kongre Merkezi'ndeki düğün törenine, Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in yanı sıra, çok sayıda milletvekili ve çiftin yakınları katıldı.

Çiftin nikah şahitliğini ise, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç yaptı.

Protokolün gözde isimlerini bir araya getiren bu düğünde Başbakan elbette ki yine 3-5 çocuk talebini yeniledi. Cumhurbaşkanı bunun bir rutin haline geldiğini çok iyi bildiğinden olsa gerek mikrofonu Başbakan’a verirken “Sayın Tayyip Bey'in tavsiyeleri, söyleyecekleri olacaktır” dedi. Başbakan’ın konuşması şöyle: “Diyoruz ki; güçlü, genç bir milletiz. Şu anda en büyük zenginliğimiz bu. Hele hele sizin gibi nitelikli, şuurlu bir ailenin çocukları var tabii. Tabii maceranız da enteresan. Bu işin bir Bosna Hersek mazisi var. Gelinin soyadında bir Begoviç var. Aliya İzzetbegoviç'e farklı bir yaklaşımımız var biliyorsunuz. Diyoruz ki; en az 3 çocuk. Bunlar konuşmuşlar, bu konuda mutabık kalmışlar. Ankara'da bir amca, Meclis Başkanımız Sayın Çiçek'e demiş ki; 'Başbakana söyle, herkese söylesin. Bir olur garip olur, iki olur rakip olur, üç olur denge olur, dört olur bereket olur. Gerisi Allah kerim' demiş.”

Başbakan’ın hiçbir elle tutulur dayanağı olmayan çok çocuk arzusunu artık çok irdelemeye gerek yok. Geri kalmış toplumların gelişme politikası olarak gördüğü kontrolsüzce kalabalıklaşma mantığının bir eseri…

Ancak bu düğünle ilgili söylenecek en önemli nokta düğün pastasının bir gökdeleni andırması… Dehşetengiz bir ego görmüyor muyuz? Ben açıkçası Başbakan’ın sözlerinde çevresindeki insanları diğerlerinden daha şuurlu sayan bir algıya da rastladım. Çok da mümkün böylesi bir algıda olması…

Düğün pastasının gökdelene benzemesi de bizim Çevre ve Şehircilik Bakanı’nın çevre ve şehir anlayışını ele veriyor gibi. Her yere gökdelen, her yere kocaman binalar… Bunun üzerine kurulu şehircilik politikalarını öylesine içselleştirmişler ki düğünlerinde bile izlerine rastlayabiliyorsunuz.


Bir ülkenin çağdaşlaşmasını sadece ambalajla sağlamaya çalışanların şehirleri baştan aşağıya lüks binalarla donatması kadar normal bir şey var mı? Düğün pastası da öyle olur işte böyle şehircinin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder