Yüreğindeki kışı ısıtmak için çabaladığım her an, daha da
yorgun düşüyordum. Birileri gelip, geçti. Aslında hep bendim kalan geride tek
ettiğimde bile. Bilmedim. Savunmasız bir orman oldum. Yakılıverirdim günün
birinde. Aslında çoktan kaçmıştı içimdeki canlılar. Bilmedim. Beni çoktan terk
etmiş canlılara üzülürken, yitip giden sadece ve hep bendim.
Yüreğimdeki kışı ısıtacağım diye, yanarım günlerin
cehenneminde.
Her şeyin bittiği kıyıda, ufka uzandığında bakışlarım, gökyüzünün
yandığını gördüm. İnsanların gün batımı dediği ve izlerken üzerlerine aşkını
çektiği bir andı. Bense serin kumlarını çektim üzerime acılar kumsalının.
Hayatın yeniden başlayacağı bir kıyıya sürüklensin diye, hırçın
denizlere bıraktım bedenimi. Öyle ummuştum. Yeni umutlarla beslensin diye
bıraktığım yüreğim, dalgaların tuzlu saldırısından, parça parça bir yokluğa
karışırken bir rüzgâr vardı bana ağlayan, bir de yokluğun sızlattı. Son kalan
parçamı…
Yokluğunu unutacağım diye, yanarım günlerin cehenneminde.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder