Zamanın yolculuğunda, koltuk
altlarına gizlenmiş bir yürek… Sana hasret... Ve her tren istasyonunda ayrı
ayrı, yolcu ederim yüreğimi. Yüreğime ömrümü yolluk diye verdiğimdendir, Zamanın
bu kadar hızlı ve tüketen akışı... Bunu bilir gözlerim; ağlayamaz.
Daha yazın esen bir serin
esintiden aldığım bugünkü sonbahar haberini okurum göğün sayfalarında. Yağmur
da yağsa şimdi yüzümdeki sensizliğin acı tortularını gizler mi? Sonra kış da
yetişse, kar yağsa kırar mı toprağımın hastalığına sebep sensizlik sızılarımı? Ben
ki sensizliğimi gizlesin diye avuçlarımı yüzüme kapattığım kaç sabaha uyandım? Ve
toprağım kaç hastalığa yenik düştü ikliminin kuraklığında?
Belki çare getirir yüreğim diye,
işte tam da bunun için onu her durakta yolcu ederim. Her istasyonun döşeli taşlarına
haykırırım. Ağlayamayışımı... Çaresiz bir yıldan daha gün beklerken ben, yüreğim
seni getiremeyecek, bilirim. Zamanın yolculuğunda sana hasret bir bedenim.
Söyleyemediklerimi işitir mi
yüreğin? Ya da göremediklerimi görebilir misin?
Ben yıldızlara fısıldadım aşkı her
gece parlasınlar diye sana. Bulutların arkasında da kalsalar, bir rüzgâr
estirip okşarlar saçlarını. Yıldızlar ellerimdi. Yıldızlar uzaktı, ya da ben
sensizdim.
İnsan sadece birine uzatabilir
ellerini yazardı ya aşkın kitabında, ben ellerimi sana uzattım o kitabı
yırtarcasına. Tutar mısın? Soğuktan titreyen bir serçe gibi titreyen ellerimi sıcaklığınla
avutur musun? Yeni bir aşk kitabının önsözü olur mu sözcüklerimiz?
Öpemediğim dudaklarının hasreti,
dokunamadığım tenin kokusu sinmiş düşlerim, bedenimde bedeninin çırılçıplak
iziyle yüreğim garip bir aşkın yolculuğunda… Ve valizimde her şeye rağmen
yeşerttiğim aşk çiçekleri... Toprağına hasret... Sana hasret yüreğime yol
arkadaşı olurken söyleyemediklerimi işitti mi yüreğin?
Ya da hatırlamak istemediğin bir
anı mıyım şimdi? Hangi okyanusta gözlerinin ışıltısı?
Hangi kıyıya vuruyor bakışların? Ne
kadar soru varsa şimdi, cevapları sessizliğinde gizli gecenin... Ben sonsuz
sessizliğimde, denizlerdeki sensizliğin girdabında, uzaydaki kara deliklerin
keşfindeyim. Yokluğunu öğrenirken bilgeliğim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder