Spor Haberleri

Köşe Yazıları

26 Temmuz 2013 Cuma

Bayan Solist Sevdası ve Ajda Pekkan Örneği

Türkiye canlı müzik piyasasında en çok talep edilen unsur, ‘bayan’ solisttir. Tabiri caizse, ‘saplardan’ oluşan müzik grupları, çok farklı ve çığır açacak bir müzik yapmıyor, ama yine de piyasada bir yer ediniyorsa, çok şanslılar demektir.

Bu ‘bayan’ solist sevdasının tüm dünyadaki müzik piyasalarına etkisi malum, tabii ki… Ama Türkiye, tüm negatiflikleri üzerinde çok rahat gösterme özelliğine sahip… Ben de “‘bayan’ solist Türkiye’de neden bu kadar önemlidir?” sorusunu öznel ve nesnel örneklerle cevaplamak istiyorum. Başlamadan önce belirteyim; ‘bayan’ kelimesini kullanmayı sevmem, ama buradaki kavram bu olduğundan sıkça kullanacağım, maalesef.

Bu sevdanın sonucu olarak, kadın şarkıcıların çokça göründüğü müzik piyasasında, erkek şarkıcılar da video kliplerinde kadın figürünü kullanarak ayakta kalmaya çalışıyor. Çok da yukarı çıkmadan bakacak olursak, şehir içi eğlence hayatının, mekân sahiplerinin ‘bayan’ solist ısrarıyla şekillendiğini görürüz. 

Müziği ön planda tutan idealist mekânları konunun dışında tutarsak, önemli bir pay bu sevda üzerine kurulu… Kadın gibi estetik obje olarak kullanılması alışkanlık haline gelmiş unsuru, mekân sahipleri çokça talep eder. “Sanatçınız ‘bayan’ mı?” diye sorulduğunda, müziğin icra edildiği alanlarda bile, sanatçı kavramının tam anlaşılamadığını da görürüz ki bu yazının konusu olmadığından, bu meseleyi pas geçiyorum.

Bir müzik grubunun ‘bayan’ solisti varsa, bir de bu solist güzelse, üstüne üstlük sesi de güzel olduğunda sırtı yere gelmiyor. Tecrübeyle sabit… Dikkat ettiyseniz en son aranan kriter müzikal katkı… Bu da zaten ‘ideal’ sıralamadır, kimse kusura bakmasın! Hatta çoğu zaman ilk iki kriter yeterlidir.

Görsel kaygıların ön plana alındığı modern zamanların bize dayattığı estetik dayatması, çıkış noktasını cinsellik olgusundan alıyor. Daha önceleri, Safiye Ayla gibi müziğinin ve sesinin ön planda tutulduğu isimler gelip geçmiş olsa da ne olduysa oldu, aranan kriterler tepe taklak oluverdi. Günümüzde de müziğinin önemli görüldüğü isimler var tabii. Ama geneli etkileyecek düzeyde değil.

Ne zaman başladığını bilmem, ama öyle bir dönem ki görgüsüzlüğün zengine, zenginliğin görgüsüze karıştığı bir zaman rastlar bunun başlangıcı… Kişisel tahminim…

Konuyla ilgili ufak bir araştırmaya giriştiğimde, Ajda Pekkan’la ilgili eski bir gazete haberine rastladım. Haberin tarihi ve hangi gazeteden olduğuna ilişkin bilgilerim net değil… Ajda Pekkan’ın ilk çıkış yaptığı dönemler olduğuna göre 1960’ların ikinci çeyreği olabilir. “Ajda’nın konseri fiyasko verdi” başlıklı haberde, Ajda Pekkan’ın Adana konserinde yaşadıkları kısaca değinilmiş. Bir erkek dinleyicinin istek şarkı ve türkülerine olumlu yanıt veremeyen Ajda Pekkan’a, söz konusu kişinin “şarkı bilmezsin, türkü bilmezsin, bari soyun da göbek at” dediği kaydedilmiş. Karşıma çıkan bu haberden, yazmaya karar verdiğim bu konuya cuk oturuşundan dolayı bahsetmeden edemedim. Çünkü ‘bayan’ solist arzusunun altında yatan sebeplerin başında, kadınlar tarafından eğlendirilmeyi seven erkek istekleri olduğu yönündeki tezime bir parça katkısı var.

Erkek dinleyici, sahnede göz süzen, göbek atan, cilve yapan, masaları dolaşan kadın şarkıcıyı çok seviyor, maalesef. Bu arzunun temelini de elbette ki cinsellik olgusu oluşturuyor. Bu ayrıca pazarlama stratejilerinde sıklıkla kullanılan bir unsur… Amerikalı pazarlama uzmanlarının dediği gibi: “Seks satar.” İşte bu algı, nedenine mantıklı ve geçerli bir açıklama getirilmeden, işletmecilerin ‘bayan’ solist arzusunun kaynağını oluşturuyor.

“Solistiniz ‘bayan’ mı?” sorusu sorulduğunda, grup üyeleriyle bir süre birbirimize bakıp, bizden ‘bayan’ çıkaramayacağımıza karar verdikten sonra “hayır” cevabıyla teoride bitirdiğimiz sahne görüşmeleri, biraz şartları zorlayıp bulduğumuz ‘bayan’ solistle müziği bıraktırma garantili sahne çalışmalarımız… Bu konuya ilişkin pek çok deneyimi kendimden örnekleyebilirim. Yukarılarda bir yerde bahsettiğim gibi, sesinin ve müzikalitesinin güzel olduğu solistler de var. Kimi zaman denk gelmişimdir.

Yine de bir gün ekibime kadın solist eklersem (bayan demekten sıkıldım. O ne öyle, minibüs şoförü seslenmesi gibi?) bu olay,  müzik piyasasındaki kriter sıralamasının tam tersi bir arayışın sonucu olacak. Duyurulur. Bu da bir anti parantez…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder