Şimdi sen başlığa bakıp yanılabilirsin. Âşık olmanın
biyolojik ve kimyasal olarak etkilerini yazacağım sandın. İtiraf et. Öyle
sandın işte. Bilmiyorum sanki. Bak hala inkâr ediyor! Neyse…
Şimdi bu âşık olmak çok garip bir şey… Benim mideme vururdu.
Bulantı, kusma, yanma gibi şikâyetler oluşurdu. Hatta günlerce kıvrandım. “Kime
âşık oldum lan ben?” diye düşünüp durdum. Komşu kızına yazdım durup dururken. O
mu acaba diye. Yok ama değilmiş. Bildiğin mide enfeksiyonu geçiriyormuşum.
Doktora geç kalsaydım, çok ciddi bir ameliyata kadar gidecekti iş.
Şimdi bir şey yok ama. Âşık olur gibi olunca bir kaşık
karbonatı önceden hazırlanmış limon suyuna katıp içiveriyorum. Bir şeyciğim
kalmıyor.
O değil de bu mide ne bela oldu başıma yıllar yılı… Hem âşık
olunca midem kötü oluyor. Hem de aç karnına rakı içince. Tam da aşkımı itiraf
ederken içtiğim rakının verdiği cesaretle kıza bir parça fazla yaklaşmışım.
Sonra o ne kusma, ne kusma… Önünü alamadık. Başlamadan biten bir ilişki,
kusmukla hatırlıyor beni.
Rezillik ya… O yüzden bir ilişki yaşanacaksa âşık olmadan
tertemiz başlayıp bitmeli… Ölüyorum abi sonra. Ben böyle aşkı yani…
Ama artık iyiyim. Mideme değil, belime vuruyor şimdi. O da
hamlıktan hep…
Ya işte böyle işte kısaca sevgili okuyucu… Âşık olmak mide
için iyi değil… Talcid ile dolaşmakta fayda var. Aç karnına rakı içmeyelim. Âşık
olduğumuz kızın üzerine kusmayalım. Sonra her mide sorununu aşk zannetmeyelim.
Evet…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder