İçinde bulunduğumuz dönem,
seçimin de yaklaşmasıyla benzerine sıkça karşılaşmayacağımız türden bir
“başbakana güzellemeler” sürecini meydana getiriyor. Gezi direnişi sonucunda
ipliğin pazara çıkması ne boyutta olmuş daha iyi anlayabiliyoruz. Bir haber
bültenini açıp izlemeye tahammül ederseniz, nasıl bir başbakan sevgisi
yaratılmaya çalışılıyor, toplum gözünde nasıl bir yıldız imajı çiziliyor
göreceksiniz.
Mısır’da Esma’nın katledilmesiyle
birlikte başbakanın ağlaması standart bir AKP propagandasıydı. Ancak başbakanın
babalığına vurgu yapan haber bültenleriyle daha organize bir duygu sömürüsü
haline geldi.
Aslında atılan her “Şirin Baba”
yaratma adımının altında Gezi Parkı direnişi sonucunda başbakanın ortaya
koyduğu vicdandan yoksun imajı düzeltme çabası var. Bunu da Türkiye’de
başbakanın övgüyle bahsettiği polisin öldürdüğü gençlerimiz için gözyaşı
dökerek sağlamayı tercih etmiyor elbette.
Her geçen gün dozu daha da
yükselen başbakan övme seansları, Yiğit Bulut’un başbakan danışmanlığına terfi
etmesiyle daha da hız kazanıyor. Öyle ya yüksek bir kariyer düşündüğünüzde, bu
yol başbakandan geçiyor.
Dozu akıl sınırlarını da zorluyor
tabii ki bu sevgi patlamalarının. Örneğin Rize’de engelli asansörü olmayan bir
üst geçidin üzerine başbakanın engelliler için yaptıklarına teşekkür eden bir
pankart asılıyor. Kimsenin zekâsına hakaret etmek istemem, ama gel de gülme…
En büyük gözümüze doz kaçması
olayı da mitingdeki teyzenin kendine layık gördüğü yeri bağırmasıydı. Bir
hatırlayalım dedim.
Şimdi ise geldik yaşanırken
yazılan tarih Gezi Direnişi’ne bir başka rekabet çabasına… Beyaz TV’nin
“Usta’nın Hikâyesi” isimli projesi…
Körler, sağırlar birbirini
ağırlar.
Artık özel canlı yayınlar da
yetmiyor. Başbakan hakkında iyi şeyler söyleyecek insanları, başbakanın
‘ibretlik’ yaşam öyküsünü, önlenemez yükselişini göreceğiz.
Başbakan yine de ısrarla Gezi
direnişi ile ilgili herhangi bir yumuşama sinyali bile vermiyor tabii ki. Ancak
sahte bir imaj oluşturma çabasına devam ediyor. Örneğin HES’lerle kuruma
tehdidi altında olacak derelere gidip alabalık atıyor. Bodrum’daki denize sıfır
mimariden rahatsız oluyor, ama Bodrum’a gittiğinde kaldığı otelin koskoca koyu
nasıl kapattığını görmüyor. Baştan aşağıya çelişkiler diyarında yaşayan
başbakanın bu gibi şaşırtıcı sözleri ve eylemleri saymakla bitmeyecek elbette.
Bu şekilde imajı doğrultması çok
mümkün olmayınca da imdadına eş dost televizyonları yetişiyor. Herkesten
mitingdeki teyzenin iştahını beklemeyecek olsalar bile, yine sevgi dolu biçimde
başbakan övmesi beklenecek.
Bunun için seçilen isimler ise alanlarında gayet
başarılı kişiler… Kimisi için bir hayal kırıklığı olacaktır. Ancak pek çoğumuz
için bu kişiler tam da bu iş için biçilmiş kaftan…
Türkiye’nin pek çok ilinden
çocuklar başbakan hakkında düşüncelerini söyleyecek. Ünlüler dünyasından ise Ajda
Pekkan, Kenan İmirzalıoğlu, Orhan Gencebay, Şahan Gökbakar, Kenan Işık, Acun
Ilıcalı, spor dünyasından Fatih Terim ve Hidayet Türkoğlu başbakanı anlatacak.
Başbakan bu VTR’leri izleyip, üstüne konuşacak. ‘Ustanın Hikâyesi’nde bir de
klip yayınlayacağız. 11 bakan, genel başkan yardımcıları, grup başkan vekilleri
ve iki büyük şehrin belediye başkanlarının da oynadığı bu klipteki şarkının bir
bölümünü Kubat, başka bir bölümünü de Işın Karaca seslendirmiş. Dünyada örneği
varsa, desin biri…
Görüldüğü gibi imaj düzeltme
çabasına medya desteği anında yetişiyor. Türkiye’nin demokrasi tarihinin kara
lekeleri arasında yerini alabilecek güçteki iktidarı aklama çabasına ve
propagandasına alet olan o ünlü isimler gelecekte daha da üzerlerine yapışacak
kötü imajı nasıl düzeltecekler, çok merak ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder